Koronavirüs Pandemisi ve İş Hukuku – III
- 27 Mayıs 2020
- Yayınlayan: imzahukuk
- Kategori: Covid-19, İş ve Sosyal Güvenlik Hukuku
7244 SAYILI KANUNLA DÜZENLENMEYEN HUSUSLAR
Bu süreçte iş hukukuna dair bir takım sorular ve sorunlara 7244 sayılı Kanun ile cevap verilmemiş olup genel iş hukuku kuralları ve mantığı çerçevesinde aşağıda cevaplanacaktır.
İşçinin Ücretli İzne Çıkarılması
Bu süreçte yukarıda belirtilen düzenlemeler dışında kalmak ve işçilerini korumak isteyen işverenler ücretli izin kullandırabilir. Bu durumda genel düzenlemeler ışığında hareket edilmeli ve işçinin hakedişleri ödenmelidir.
İşçinin Koronavirüse Yakalanması İş Kazası Mıdır?
İşçi, söz konusu virüse işyerinde yakalanmış ise söz konusu durumun bir iş kazası olarak nitelendirilmesi mümkündür. Bu yazının hazırlanması sürecinde Sosyal Güvenlik Kurumu Emeklilik Hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafından yayınlanan 07.05.2020 tarih ve 2020/12 sayılı genelge ile Covid-19’un iş kazası sayılmayacağı belirtilmiş ise de kurumun kendisini ve işverenleri koruma kaygısıyla yayınladığı bu genelgenin yargılama safhasında geçerli sayılmayacağını ve benzer bir salgın hastalık olan H1N1 (Domuz Gribi) salgını sonrasında Yargıtay 21. Hukuk Dairesi’nin vermiş olduğu 15.04.2019 tarih, 2018/5018 E. ve 2019/2931 K. sayılı kararında iş kazası olarak değerlendirdiği gibi koronavirüsün de iş kazası olarak sayılabileceğini düşünmekteyiz.
İşveren Ücretsiz İzin Dışında İmkanlara da Sahiptir
İşveren, 7244 sayılı Kanun’da tanınan ücretsiz izin imkânı dışında imkânlara da sahiptir. Şöyle ki; işveren, genel ekonomik kriz, bölgesel kriz, sektörel kriz ya da zorlayıcı sebeplerden dolayı haftalık çalışma sürelerinin geçici olarak en az 1/3 oranında azaltılması ya da tamamen veya kısmen en az 4 hafta süreyle durdurulması hallerinde kısa çalışma ödeneceğine başvurabilir. Kısa çalışma kapsamında işverenin işçilerine kısa çalışma ödeneği ödenmesi ve genel sağlık sigortası primlerinin karşılanması imkânı tanınmaktadır. Bu imkândan yararlanabilmek için işveren ve işçi için birtakım koşullar getirilmiştir. İşveren için belirtilen sebeplerden kaynaklı olarak çalışma süresinin önemli ölçüde azaldığının ya da durduğunun müfettişlerce tespiti, işçi için de işverenin talebinin uygun bulunması, son 3 yıl içinde 450 gün prim ödenmiş olması, son 60 gün sigortalı olunması (süreler Covid-19 sebebiyle düşürülmüş olup diğer durumlar için 600 gün ve 120 gün koşulları devam etmektedir.) ve müfettişlerce yapılacak inceleme sonucunda düzenlenen listede işçinin bilgilerinin bulunması gerekmektedir. Bu koşulların sağlanması ve uygun bulunması hâlinde 3 ay süre ile kısa çalışma ödeneği ödenir. Bu kapsamda işçiye, son on iki aylık prime esas kazancı baz alınarak hesaplanan günlük ortalama brüt kazancının %60’ı ödenir. Bu şekilde hesaplanan kısa çalışma ödeneği miktarı, aylık asgari ücretin brüt tutarının %150’sini geçmeyecektir.
İşveren bu ödeneğe başvurmak için koronavirüsten etkilendiğine ilişkin kanıtlarını, kısa çalışma talep formunu, işçi listesini bağlı bulunduğu İŞKUR biriminin elektronik posta adresine e-posta olarak göndermelidir. Ayrıca işveren kısa çalışma ödeneğinden yararlandığı süre boyunca ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan hâller dışında işçi çıkarmamalıdır.
Uzaktan Çalışma Hâlinde İşveren İşçiye Sunduğu Teklifleri Sürdürmek Zorundadır.
Uzaktan çalışma imkânı bulunan işyerlerinde çalışan işçiler, iş sözleşmelerinde yer alan ya da teamül hâlinde gelen ücret dışı ödemelere (yemek ücreti gibi) hak kazanmaktadırlar. İşveren bu tekliflerinden tek taraflı olarak vazgeçemez.
İşverenin Gerekli Önlemi Almaması İşçiye Fesih İmkânı Tanıyabilir
İşveren, 6331 sayılı İş Sağlığı Güvenliği Kanunu ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 417. maddesi uyarınca işçilerin işle ilgili sağlık ve güvenliklerini sağlamakla yükümlüdür. İçinde bulunduğumuz süreçle ilgili olarak da Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı işverenlerin uygulaması gereken tedbirleri açıklamıştır. İşverenin yükümlülüklerini yerine getirmemesi hâlinde işçi iş sağlığı güvenliği kuruluna, kurul yoksa işverene başvurarak durumun tespitini ve tedbirlerin alınmasını talep edebilir. Talebi yerine getirilene kadar çalışmaktan kaçınabilir, gerekli önlemlerin alınmaması hâlinde de iş sözleşmesini feshedebilir. İşçinin, çalışmaktan kaçındığı süredeki ücret ve sözleşmeden kaynaklı diğer alacakları saklıdır.
İşçi Alınan Tedbirlere Uymakla Yükümlüdür
İşçi, işveren tarafından uygulanan tedbirlere uymakla yükümlüdür. İşbu tedbirlere uymaması hâlinde ahlak ve iyi niyet kurallarına aykırı davranma sebebiyle iş sözleşmesi işveren tarafından feshedilebileceği gibi tedbirlere uymamasından kaynaklı olarak başkaca bir iş arkadaşının zarara uğraması hâlinde de kişisel sorumluluk altına girmesi mümkündür.
İşverenin Gerekli Tedbirleri Almasına Rağmen İşçinin Çalışmaktan Kaçınması Halinde
İşveren gerekli tedbirleri almış ve işçi çalışmaktan kaçınıyor ise işveren İş Kanunu’nun geçici 10. maddesi uyarınca işçiyi ücretsiz izne çıkarabilir. İşçi, tek başına ücretsiz izne ayrılma kararı alırsa devletin sunduğu nakdi destekten yararlanamaz. İşveren kısa çalışma ödeneğine başvurduysa ve işyerinin faaliyeti tamamen durmadıysa ve işçi çalışmaktan kaçınıyorsa bu durum devamsızlık olarak nitelendirilecektir. İşçinin bir sağlık kuruluşundan rapor alması lehine olacaktır.
İmza Hukuk ve Danışmanlık Bürosu olarak pandemi süreci öncesi ve sonrası işçi – işveren uyuşmazlıklarından kaynaklanan tüm uyuşmazlıklarınız ile ilgilenmekte ve bu kapsamda haklarınızın korunması ve emeklerinizin karşılığının alınması için yoğun çaba sarf etmekteyiz. Aklınıza takılan başkaca hususları danışmak ve hukuki destek almak için iletişim numaramızdan ve elektronik posta adresimizden bizlere ulaşabilirsiniz.